22 Nisan 2019 Pazartesi

Yin-Yang

İşte yine oradaydım.
Kelimenin tam anlamıyla, bitmiştim. Maddi ve manevi kaynaklarım tükenmişti. Bu zor süreçte sığındığım, kendimi bulmaya ve tekrar yaratmaya çalıştığım ilişkim de yıkılıp gitmişti. Elimde kendimi savunacak hiç bir parça olmadan aleni bir şekilde yaşamın ortasında buluvermiştim kendimi. Yeni yıl benim için bu şekilde başlamıştı. Elinde hiç bir şeyi kalmayan bir birey olarak, işe yetişebilmek adına ilk iş gününe ayrıldığı sevgilisinin evinden gitmek zorunda olan biriydim; sevgilisi evde olmamasına rağmen...
benim için oldukça ağır olan tüm bu yüklerle birlikte ist.daki en iyi hotellerinden birinin pastane bölümünde çalışmaya başlamıştım, kaldığım yurda 25km uzaklıkta olması ve hiç bir maddi kaynağım olmamasına rağmen her gün işe yaklaşık 20tl yol parası harcamak zorunda olmam gibi bazı problemleri çözmem gerekiyordu elbette öncelikle.
Ben ve travmalarımla birlikte, önüme yeni bir sayfa açılmıştı. Yıkılan her şeyin yeniden inşaa edildiği ve yeni bir düzenin yaratılacağı kaos sonrası başlangıcın içindeydim. Bu zor süreçte üzerimdeki kara bulutları ve betonlaşmış karanlık düğümleri delip geçen ilk an ''hayattayım ve yaşam hala devam ediyor'' farkındalığı oldu. Kendi kendime kalmıştım lakin tüm ''yandım,bittim,öldüm,tükendim,mahvoldum'' nidalarıma rağmen aslında var olmaya devam ediyordum ve yaşam kaldığı yerden devam ediyordu. Bu farkındalık ve kendi kendime kalmışlık; bana uzun zamandır kazanamadığım bir içsel sohbet ve bu sohbetin sonunda da içsel bir Bütünlük ve Denge kazandırmaya başladı. 50 günlük Sömestr sürecim ve iş deneyimim; hayatımda yıllardır kazanamadığım tecrübe ve farkındalık katmamı sağladı kendime. Her gün adeta yeniden doğuyor ve hem kendimi hem yaşamı fethediyordum. Bunun verdiği his tarif edilemezdi. Sonuç olarak o Sömestr Döneminin ardından kendimi yeniden keşfetmiş, adeta yeniden doğmuştum. Her zaman Ay olmaya alışkın Ben, içindeki Güneş'e erişmiş; buradaki sonsuz ışığı kendi Ay'ına yansıtmayı keşfetmiş ve artık Dengelenmişti.

Bir insan 1.5 ayda ne öğrebilirdi?


* Bazen bir şeyin varlığından ziyade, yokluğunun varlığı da ne kadar öğretici, geliştirici ve mucizevi olduğunu öğrendim.


*Neye inanırsan inan, sana katkı sağladığı sürece hiçbir şeyin bundan daha önemli olmadığını öğrendim.


*İhtiyacımız olan tek şeyin kendimizle derin bir bağ ve iletişim olduğunu, dışarıda aradığımız her şeyin kaynağının burada, içimizde olduğunu öğrendim.


*Biz istemesek de, zor durumlara maruz bırakılmadıkça potansiyelimizi keşfedip bunu aşamayacağımızı öğrendim.


*Seni sen yapan her ne ise, bunların senin güç kaynağın olduğunu ve varoluşunun amacının bunları kullanarak kendini yaratmak ve ifade etmek olduğunu öğrendim.


*Başımıza ne gelirse gelsin, asla ''dünyanın sonunun'' gelmediğini, ''ölüp bitmediğimizi''; yaşamın her koşulda devam ettiğini ve tüm bu olumsuz inançların bizim yarattığımız birer yanılsama olduğunu öğrendim.


*Denge kelimesinin yaşamın kilit anahtarı olduğunu, her şeyin bir biriyle iç içe olduğunu ve cehenneme kadar merkezlenmedikçe cennete erişilemeyeceğini öğrendim.


*Yaşamdaki dışsal tüm gerçeklik ve inançların tek amacının bizim içimizdeki kendi doğrularımızı ve gerçeklerimizi bulmamızı sağlayacak birer referans noktası olduğunu, bunları olduğu gibi kabul edip kendimize uydurmaya çalışmanın yaşamdaki en büyük mutsuzluk ve işkence kaynağı olduğunu öğrendim.


*Yaşamla, Evrenle, her şeyle organik bir bağımız olduğunu ve bize yol göstermek, rehberlik etmek için her zaman yanı başımızda olduğunu öğrendim.


*Kaynağı kendi Öz'ünden gelmediği sürece, atacağın her adımın sonucunun birer kaos olacağını öğrendim.


*Her şeyin olduğu gibi olduğunu, bize uymayan olay ve kişilerin olduğu durumlarda olanı kabul edip, tüm sorumluluğu alarak yola devam etmenin cenneti deneyimlemenin anahtarı olduğunu öğrendim.


* Yaşamın, kendimizin ve Biz'e ait olan her şeyin sorumluluğunu alıp buna göre yaşamaya başladığında, tüm karabulutların yavaşça dağılmaya başladığını ve ışığın her zaman orada olduğunu öğrendim.


*Bu hayattaki en önemli ve değerli ilişkinin, insanın kendisiyle-özüyle olan ilişkisi olduğunu öğrendim.


* Ve son olarak, Kendi Hayatımıza başkalarının yargı ve doğrularıyla değil, Kendi Gerçekliklerimizle bakmanın mutluluğun kaynağı olduğunu öğrendim.

                           
                                                                                                    -Fiat Lux!
MoB

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder