Aşk bir savaş.Bir meydan savaşı...Dünyanın bir gerçek tarihi var.Birde birokadar şaşalı aşk tarihi.Kimileri adını bu tarihe altın harflerle yazdırır,kimi adı bile duyulmadan yokolup gider.Böyle büyük bir olguya sahip olmak kolay değil tabiki.Savaşmak,mücadele etmek gerek.Peki kimin aşkı daha saf ? daha gerçek ?Aşkını tüm meydana haykıran,heryerde belli eden mi? Yoksa senin için sessizce kendinden birşeyler feda eden,acı çeken kişinin aşkı mı?
Bir kişiyi birden çok kişinin sevmesi çok zor.Mutlaka bir kişi mutlu olur,diğerleri elenir.Tabi bu eleme de bir savaşla gerçekleşir.Kimileri erdemlidir.Dürüsttür. Hile yapmaz.Adam gibi birkez ve hilesiz savaşır.Kazanırsa ganimetini alır,kazanamazsa da çeker gider.Bazı savaşlar ise son derece çekişmeli geçer.2 tarafta kolay kolay pes etmez.Karşı tarafı alt etmek için ellerinden geleni yaparlar.Herşeye rağmen biri yine kazanır.Fakat diğeri oldukça zarar görmüştür.Pişman değildir herşeye rağmen.Sonuçta bir kişi kazanıcak,diğeri keybedicektir.
Peki hangisi doğru?Dürüstçe savaşmak mı?Yoksa elde edene kadar elinden geleni yapmak mı?Teyzemin sözleri aklımdan geçiyorda:''Aşkta ve savaşta herşey mübahtır...''Aşk ta bir meydan savaşıysa acaba dediği doğru mu gerçekten merak ediyorum.Bu kişisel bir karar gibi.Siz karakteriniz ve kişiliğiniz hangisine uygunsa onu seçin.Ama bence herşeye rağmen sonuna kadar savaşmak gerek.Elde edene kadar...
Ben şuan neden bu kadar erken pes ettiğimi düşünüyorum.En azından gözümün önünden gitmişti ve bunu atlatabiliyordum aklıma geldiğinde.Ama geçen gün gördüm.yine biliyorum nerede,ne yapıyor.Karşısına çıkmam 5 dakikamı almaz istesem.Ama ben pes ettim birkere.Herşeye baştan başlamam çok zor.Herkes gibi bende karşısına çıkıp''Neden ikimiz olamadık'' diye sormak isterdim.Eğer kaybeden taraftaysan,üstelik erken pes ettiysen kafan bunun gibi onlarca soruyla dolar taşar.Hep düşünür,bir sonuç bulmaya çalışırsın.
İşte ben buna ''Aşkın Zaman Makinesi Etkisi''diyorum.Bilim adamları boşuna uğraşıyorlar bu makineyi yapabilmek için.İnsanlıktan beri var bu alet.Biraz odaklanmak yeter.Gerisi geliyor...Bir bakmışsın günler,aylar öncesine gitmişsin.Olayları ya olduğu gibi,yada kendi senaryonla yeniden yaşıyorsun.Bazen geçmiş sıkıyor.Hoop geleceğe gidiyorsun busefer.İstediğin gibi yaşayabiliyorsun istediğini.Ama hepsi hayal ve yapay elbette.Seni tatmin edemez istesende.Kendi döngünde takılıp kalırsın.Bu da seni gerçek zaman da sabit kılar.Aşk aslında etkili bir zaman geçididir...
Zamanı yakalamaya,yetişmeye çalışıyorum ama olmuyor bazen.İster istemez atlıyorum makineme istediğim yere ve zamana ilerliyorum kendi çapımda.Bunun sonucunu da hayatımdan geri kalmak ile ödüyorum.O yüzden aşkta birsavaşsa eğer,korkusuzca savaşmak gerek.Kazanacağınız belkide bir aylık,belkide bir yıllık bir aşk olacak.Bunun karşılığında çok şey vereceksiniz belkide.Ama aşk kendini hak ettiğinden fazlasına sattırmayı başarıyor.Eğer aşıksan zaten aşkın ve o kişinin kontrolü altındasındır.Gözün hiçbirşeyi görmez.Etkisi geçene kadarda görmeyeceksin zaten.Bırak senden en ufak bir parça kalmayana kadar savaş.Çünkü kaybettiğinde de bir hiç olacaksın...Gerçekte savaşmasan bile rüyanda,hayalinde savaşacaksın.Hep karşına çıkacak o seni dinlemeden.Seni parmağında oynatacak.Gizli gizli ağlamana,acı çekmene sebep olacak...
Aşk için savaşırken elinden geleni yap.Çünkü hersavaşta olduğu gibi burda da bir hakem yok.Herşey bittiğinde kimse senin nasıl galip olduğuna bakmaz.Ne olursa olsun kazanan hep''Helal olsun''u hak eder sen merak etme.O meydana onurunu,karakterini,herşeyini bırakarak giriyorsun.Bir sen kalıyorsun geriye.Katıksız,yalansız,saf.Sadece sen...
Çırıl çıplaksın orada.Seni gizleyen,örten,farklı gösteren hiçbir eşyan yok.O yüzden elinden geleni yap galip gelmek için.Karşındakine asla acıma.Oraya git,işini bitir ve arkanı dönmeden çık o meydandan.Girmeden önce tüm bıraktıklarını bıraktığın yerden tekrar al ve ganimetini almaya doğru yürü.Sen o savaşta aslında rakibini değil,kendini yendin.Tüm korkularını yendin.İstersen neleri başarıbileceğini,neleri devirebileceğini yendin.Kerem Aslı'ya ulaşmak için geçirdiği binbir zorlukta aslında hep kendisiyle yüzleşir,kendi engelleriyle.Ve o her engeli aştığında kendi ''ben''ine biraz daha yaklaşır.Kendi 'ben'i aslında Aslı'dır.Eğer bu savaşı kazanırsa Aslı'yı değil,kendini kazanacaktır...
''Ben dürüstçe savaştım''diyene inanma sakın.O aslında korkağın teki.Korkusunu,acizliğini,zayıflığını gizlemeye çalışan bir zavallı.Ben şuan o meydana çıkabilmek için nelerini vermezdim.Ama ben o meydana çıkmaya hak bile kazanamadım belki.Zaten hep bunun getirdiği belirsizlikle arada kaldım.L nin bana bir göz hareketiyle,bende dağları yerinden oynatabilirdim gerekirse.Şimdi ise ''ne gerek var?'' diyorum.Nede olsa eninde sonunda bitecek.Belki de hiç başlamayacak.Neden böyle basit bir kazanç için insanüstü bir çaba harcayayım?İnsanın kendisinde yenmesi gereken daha onlarca savaşı var.Aşk en sonlarda geliyor.Ne kadar doğru söylenmiş aslında:''Varlığın,fiyatları rasgele konulmuş,kötü yönetilen bir dükkandan farksız.incik boncuklar fahiş fiyata satılırken değerli taşlar indirimde.Böyle devam etmekle,yakında iflas bayrağını çekeceksin demektir...''
Benim düşünceme göre 2.bir kişi,benim sıralamamda en son gelir.Ondan önce kendimde halletmem gereken yüzlerce iş,kazanmam gereken yüzlerce savaş var.Aşk belkide en son...Sen farklı düşünüebilir,aşkı 1. sıraya yada üstlere koyabilirsin tabiki.Dene...Yanıldığını göreceksin.Israr et.Daha fazla acı çekeceksin...Herşey sana kalmış,acıyı seviyorsan aşk acısı tam senlik tavsiye ederim.Eğer birşeyleri değiştirmek istiyorsan,önce kendini ve mantığını değiştir...
Gerçekler acı değil,sıkıcıdır aslında.Oyun yoktur içinde.Eğlenemezsin.Bu da böyle birşey işte.Büyüdüğünde,olgunlaştığında oyunu,acıyı bırakmalısın.Yoksa dalga geçer herkes seninle Ve asla kazanamazsın istesende...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder