Bilinçaltının bizim diğer kişiliğimiz olduğumuz söylenir.öyleyse teoride her insan çift karakterlidir desek yanlış olmaz.Varlığımızın en saf ve en ayak basılmamış alanlarını mesken tutan bilinçaltımız,genelde otokontrolümüzü kaybettiğimiz durumlarda yönetimi ele alır ve gerekeni kendi bildiği yöntemlerle uygulamaya başlar.İşin can sıkıcı kısmı ise bu yönetme kısmında ona herhangi bir öneride bulunamamızdır.Sizin ani bir refleks ile hayatınızı kurtarabildiği gibi,hayatınız boyunca pişman olacağınız bir durumun içine de sürükleyebilir.Ehlileştirilmesi mümkün olmayan bu yaramaz dostumuzla iyi geçinmenin sizin yararınıza olacağı kesin.Bu arada unutmadan,o yöntemi bulduğunuzda benimle de paylaşırsanız çok sevinirim...
Ben bugün vahşi dostumuzun kötü yüzüyle karşılaştım.Neyse ki rüyamda...Karşılaşmamızda ben daha ne olduğunu anlayamadan belden aşağı vurmayı ihmal etmedi tabiki.Bende ona bu karşlıaşmayı kazanması için gereken tüm açıkları verdim. Skor: Ev sahibi:0 - Konuk Takım:1
Onun geri geldiğini zannedip,herşeyi bırakarak onun olduğu yere doğru var gücümle koşuyorum...Kapıyı açtığımda ise kimse yok,herşey sadece bir oyundan ibaret....
Rüyamdaki düştüğüm bu durum aklıma geldikçe sinirden deli olmamak için kendimi zor tutsamda, tüm yaşananların yalnızca bir rüya olması sevindirici bir durum.
Bize zaman zaman böyle iyi-kötü süprizler yapan bilinçaltımızın gerçek rolü neydi peki?Düşünüyorumda, ya bu oluşan ani tepkiler bizim yıkılmaz denen ''ben'' kalemizi yerle bir edecek depremi önceden bildiren bi S.O.S ise???
Günler gelip geçmeye devam ederken bende aklımda bu soru hayatın var olan akıntısı eşliğinde yaşamıma devam ediyordum.Günlük koşuşturmacalar devam ederken birden benimde bu soru ile ilgili zihnimdeki sis bulutları aralanmaya başladı.Bilinçaltımızın on-off tuşu bizim irademizin üzerinde ve bazen refleks,bazen uyku hali bilinçdışı durumlarda bu tuş aktive edilmekte.Yaşadığımız olaylar,bulunduğumuz koşullar genelde bize sayısız olasılık seçimine maruz bırakır.Bizde o anki varolan hızımızla bize en uygun olasılığı seçer ve onu hayata geçiririz. Bilinçaltımız aslında bizim yedek olasılık seçici makinemizden başka birşey değildi. Bizim zihnimizin işin içinden çıkamadığı yerde o anında devreye giriyor ve kendi matematiksel hesabını kullanarak bizi bir seçimin içine sürüklüyordu.Şöyle bir düşündümde,aslında bilinçaltımız bu konuda bizden daha isabetli seçimler yapmakta. İnce eleyip sık dokuğumuz,uzun uzun düşündüğümüz her karar,aslında detayların getirdiği bir enkaz yığınından başka birşey olmuyor genelde.Birde aslında seçilmesi gerekenin göze batarcasına ''burdayım'' dediği,ama bizim seçmemizin mümkün olmadığı olasılıklar da var.Bazen kendimiz,bazen de dış etmenlerdir bu seçimleri yapmamızı imkansız kılan.Risk almak gözümüzde dev bir canavar gibi büyür ve bizde karşımıza Hulk çıkmış gibi kendi kafesimize koşa koşa geri döneriz.Acaba o anlarda yine bilinçaltımız yönetimi devir alsa ve kendi bildiğini,aslında bizim seçimimizi gerçekleştirse hayatımızda neler değişirdi?Geçmişimiz hep bu tür soru işaretleriyle dolar taşar.Benim hayatımda da çoğu şeyin değişeceği kesin.Ama geçmişi farklı bir perspektif ile mercek altına almayı başardığımız takdirde bile,yaşamımızın o anki vizyonumuzla aydınlatamadığımız nice köşeler bir yıldız gibi parlamaya başlar ve bizi anda başka bir insana çeviriverir.Geçmişimiz,arada bir farklı gözlüklerle sayfaları şöyle bir bir çevirip göz gezdireceğimiz bir başucu kitabı olmalı.Her gözlüğün merceği farklıdır ve bu sayede farklı bir yaşanmışlığa göz gezdirmemize olanak tanır.Dünya da sayısız mercek,gözlük mevcut.Bazıları etrafımıza dağıtılmış küçük puancıklar gibi,bazıları da çoktan sahiplerini bulmuş ve çalışmaya başlamış bulunmakta...
Hayat bir oyunsa eğer,mümkün olduğunca tüm puanları toplayıp önünüzdeki leveller için maksimum sayıda çok can kazanmak gerek.Yardımcı karakterlerin silahlarını klonlayıp onları önünüzdeki engelleri aşmak için kullanmayı iyi bilmeliyiz.Karşınıza bölüm sonu canavarı çıkınca da,ona hareket edecek fırsat bile vermeden perfect yapmayı ihmal etmemeliyiz =)
Her oyunun sonu 'Game over'la biter.Ama oyunun serilerini çıkartmak bizim elimizde. Elbette bazen elimizdeki can hakkı o seriyi bitirmemiz için yetmeyebilir.Önümüzdeki levellerin zorluğunu tahmin edemeyiz herzaman.Neyse ki checkpointler var.Checkpointler sınırsızdır fakat yerleri değiştirilemez.Onları iyi belirlemeyide sakın gözardı etmeyin.
Asla unutmayın ki,''Bir oyunu bitirmek asla imkansız değildir,sadece iyi bir strateji belirlemek gerekir. . .''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder